Sese susmuş söz gibidir bazen
Kadifeli elleri bir sokağın
Alaycı gülümseyişine yenilme
Her sokağın
Çamurlarını temizleyen elleri vardır
Aceleci adımlar bilmez bunu
Yağmur durmuyorsa bir bildiği vardır
Titrek alevler büyütür
Karanlık ağaçlardan düşen masallar
İnsan önce masalları
Sonra şehirleri biçer
Ve kalmadığında hiçbir şeyin kederi
Rüzgar kimi savuracağını bilemez
Gücü yapraklara yeter
Ve bir gün
Sanki ilk kez geçiyormuş gibi yürünür o sokaklardan
Malum keder yadırganır önce
Sonra biter
Kayalıklara oturmuş bir hançerin sahibi
Laf olsun diye gülümserse bir gün
Ve hiç gülümsemezse ardından
Ve hiç görmemeiş gibi yoluna devam ederse
Şaşırmayacaksın
Bunlar dünya tuzla buz olmasın diye
Bir yerlere yazılmış dualardır
Korkudan içine çekilmiş testereler edinir kalpler
Ucu kime değerse
Yangın çıkar kuytuluklarda
Katran kokusu sinmiş hayatlarımızdır biraz
Ve bir gün
Bir kaldırımda çiğnenen
Papatya ölüsü
Kedere hükmeder
Hepsi sese susmuş sözdür
Sırası gelir söylenir
Ya da söylenmez
Susma hakkı sokaklara geçer
9 Şubat 2009 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder